Gülhane Hacı Beşir Ağa Camii
Hacı Beşir Ağa Camisi; İstanbul Suriçi Gülhane Alemdar Caddesi ile Vilayet Caddesinin kesiştiği yapı adasında 1745 tarihinde inşa edilmiştir. Külliye Darüssaade Ağası Hacı Beşir Ağa tarafından inşa edilmiştir. Külliye; cami, kütüphane, sebil, tekke, sıbyan mektebi ve medreseden ibarettir. Rahmi isimli bir şairin yazdığı tarih kitabelerinde 1745 tarihi bulunur. Buna ilave olarak külliyenin inşa süresi hesap edilmelidir. Darüssaade Ağası Hacı Beşir Ağa tarafından yaptırılan külliyenin aynı tarihli bir vakfiyesi bulunmaktadır. Bu vakfiye metni bugün Süleymaniye Yazma Eserler Kütüphanesindedir. Külliye eğimli bir arazide inşa edilmiştir. Her bölüm ayrı bir kottadır. Bu zorluk çok akıllı çözülmüştür. Vilayet caddesi kotundan Cami avlusuna girilmektedir. Giriş kapısının sağından yüksek bir kota yokuş yukarı olarak çıkılmaktadır. Bu aynı şekilde üçüncü kattır. Caminin ikinci katıyla medrese aynı kottadır. Kapı girişinden sola gidildiğinde sebilin olduğu alt kota gidilmektedir.
Darüssaade aÄŸası Hacı BeÅŸir AÄŸa 1652’de doÄŸdu. Köle olarak satın alındıktan sonra saraya alındı. Küçük yaÅŸtan itibaren Yapraksız Ali AÄŸa'nın yanında sarayda yetiÅŸti. 1707 senesinde saray hazinedarı oldu. Sultan III. Ahmet'in ÅŸehzadeliÄŸi sırasında müsahibi, danışmanı idi. Sonraları Darüssaade AÄŸası Süleyman AÄŸa ile beraber 1713'de Kıbrıs'a gönderildi. Kıbrıs'tan Mısır'a ve oradan da Hicaz'a gönderilerek ÅŸeyhül-haremeyn vazifesi verildi.  1717 senesinde Ä°stanbul'a çaÄŸrılarak Darüssaade AÄŸalığına tayin edildi. Bundan sonra Sultan III. Ahmet padiÅŸahlığının son ve Sultan I. Mahmut padiÅŸahlığının ilk devirlerinde olmak üzere ölümüne kadar tam otuz sene Darüssaade AÄŸalığı yaptı. Hacı BeÅŸir AÄŸa, yaptırdığı külliye dışında, Eyüp’te bir medrese, kütüphane ve çeÅŸme yaptırmıştır. Fatih, BeÅŸiktaÅŸ, KocamustafapaÅŸa, Fındıklı, Ãœsküdar ve Sarıyer'de çeÅŸmeler, Medine-i münevverede de pek çok hayrat yaptırmıştır. Ä°ki kütüphanesinde 1.500 cilt el yazması kitabı bulunmakta idi. Bu kitaplar bugün Süleymaniye Kütüphanesinde bulunmaktadır. Ayrıca ilk matbaanın kurulmasında mühim rolü vardır. Ä°brahim Müteferrika, Ä°stanbul'da ilk matbaayı açtığı gibi, ilk kâğıt fabrikasının da Yalova'da açılmasına gayret etti. Bu fabrika için en uygun yer BeÅŸir AÄŸa'nın çiftliÄŸi idi. ÇiftliÄŸini bu iÅŸ için seve seve vakfeden BeÅŸir AÄŸa, fabrikanın kurulmasından çok kısa bir zaman sonra 1746 yılında vefat etti. Kabri, Eyüp Camii haziresindedir.

Hüseyin Ayvansarayi bu külliyeyi Ağa Camii olarak kaydetmiştir. Bu kayıtta külliyenin kapısının üstündeki kitabenin tam metnini anlatır. Kitabede ‘’Yeniden bu ibadetgahı paki eyledi ihya’’ mısraı bu külliyenin eski bir yapının yerine inşa edildiğini gösterir. Külliye Sultan II.Mahmut döneminde tepeden tırnağa elden geçirilmiştir. Bu tamiratın 1826 ile 1839 tarihleri arasında yapıldığı bilinmekse de kesin tarih belli değildir. Harim kapısının üzerindeki kitabe:’’ Muaffak oldu Han Mahmut Sani şimdi tecdidine.’’ Bu tamiratı anlatır. 1950 yılında tekke binası bir yangın geçirmiştir. Yapı Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından yeniden tamir edilmiştir.1986 yılında Cami avlusuna tarihi bir yapıya hiç uymayan abdest alma yerleri ve şadırvan inşa edilmiştir.

KÃœLLIYE CAMÄ°SÄ°

Cami yapısı muntazam taÅŸ ve tuÄŸla dizileri halinde inÅŸa edilmiÅŸ olup fevkanidir.  Pencereli bir duvarın sınırladığı avlunun nihayetinde taÅŸ payelere dayanan sivri kemerli son cemaat yeri cephesi bulunur. Çok deÄŸiÅŸik ve pek nadir görülen bir düzenleme ile son cemaat yeri oldukça derin yapılmıştır. Ä°lk kısım, daha içeride olan diÄŸerinden iki sütuna binen kemerlerle ayrılmıştır. Ä°lk kısım aynalı tonozlarla örtülü, dikdörtgen planlı üç bölüm halindedir. Ä°kinci yani iç kısım ise klasik tipte, ortadaki bir kubbe ile yanlardakilerse çapraz tonozların örttüğü yine üç bölümden oluÅŸur. Son cemaat yerinin yan cephesi medrese avlusundan demir ÅŸebekeli üç kemerle ayrılmıştır. Çok kısa olan taÅŸ minare camiden ayrı olarak yapılmıştır. Gövdesi, ÅŸerefesi ve petek kısımları sekiz köşelidir. Caminin harimi ise kare planlı olup bu mekanı örten kubbeye köşe pandatifleri ile geçilmiÅŸtir. Kubbeye çokken biçimde yüksek bir kasnaÄŸa sahip olup bunun her cephesinde bulunan bir pencere ana mekanı aydınlatır. Caminin mihrabı sanat deÄŸeri olmamasına karşın son zamanlarda anlamsız kalem iÅŸi süslemeler ile özgün hali bozulmuÅŸtur. AhÅŸap minber son derece sade ve gösteriÅŸsizdir. AhÅŸap kadınlar mahfeli daha zarif inÅŸa edilmiÅŸtir. Cami içindeki kalem iÅŸi süslemeler geç devirlerde yapılmış zevksiz ve ucuz bezemelerdir. Özgün halinin ise kütüphanedekiler gibi barok ve güzel süslemeler olduÄŸunu tahmin ediyorum. Külliye eÄŸimli bir arazide inÅŸa edildiÄŸi için cami üst kotta bulunmaktadır. Caminin altına dükkanlar yapılmıştır. Yapının tam köşesinde ise bir barok sebil bulunur.

Camiler

Turan Akýncý Kitaplarý