Tophane, Boğazkesen Caddesi Tomtom Kaptan Sokak No. 7 adresinde bulunan Venedik Sarayı 1782 yılında inşa edilmişti. Palazzo Venezia adı verilmiş olan bina İstanbul'daki en eski elçilik sarayıdır. Venedik Büyükelçiliği, Osmanlı başkenti İstanbul'da 1454 yılından 1797 yılına kadar 343 yıl kesintisiz faaliyet göstermişlerdi. 1463 savaşı sonrasında 1479 yılında yapılan anlaşmaya göre Venedik Devleti İstanbul'da resmen elçi bulundurma hakkı elde etmişti. 1527 yılında ise Venedik Elçiliği Tophane Boğazkesen'e yerleşmişlerdi. Saray, Elçilik yapısı, İtalyan Lisesi ve İtalya Oteli'nin oluşturduğu bir İtalyan Mahallesi'nin içinde yer almıştı.
Bizans döneminde İstanbul'a gelmiş olan ilk yabancı milletlerden birisi de Venediklilerdi. Eminönü'nde ve Galata'da iskân edilmiş olan koloni daha sonra büyükelçilik kurmuşlardı. İlk sefaret binası Galata Limanı'na yakın bir konumda bulunmaktaydı.
1463 - 1479 Osmanlı Venedik Savaşı'nın sebebi Ege Adaları'ydı. Savaş sonrasında adalar Osmanlı'ya geçmiş buna karşılık olarak da Venedikliler Osmanlı limanlarında ticaret hakkı kazanmışlardı.
1527 yılında itibaren Venedikliler, Tophane Boğazkesen'de bir arazi almışlar ve elçiliklerini taşımışlardı. Tophane, 16. yüzyılda Boğaz manzarası olan bağlık bahçelik bir bölgeydi.
1570- 1573 yıllarında yaşanan Kıbrıs Savaşı sırasında ilişkiler çok gerginleşmişti. Elçiliğin bütün üyeleri büyükelçiliğe kapatılmış ve gökyüzüne bakmalarına bile izin verilmemişti. Ayrıca tüm pencereleri de tahta perde ile kapatılmıştı. Girit Savaşı sırasında ise büyükelçilik personelinden üç kişiye kürek cezası verilmiş ve hatta Müslümanlığa geçmeleri bile onları bundan kurtaramamıştı.
1645 yılında Osmanlı Girit savaşı sebebiyle Venedik ile ilişkiler yeniden bozulmuş ve elçi Baylos Sorenzo casus olduğu gerekçesi ile tutuklanmıştı. 1670 yılında ilişkiler tekrar düzelmişse de bu sırada Venedik Baylozu'nun evi yağmalanmış ve oturulamaz bir hale gelmişti. Venedik Büyükelçisi Vernier, sefaret için bu bölgede yeni bir yer aramıştı. Testa Ailesi'nin köşkünü ve zaman içinde de yakınındaki arsaları satın almıştı. Bu uzun süreli temsil sırasında Venedikli diplomatlar, Osmanlı devlet adamları ile kişisel dostluklar kurmuşlardı.
18. yüzyılda Venedik Sarayı artık eskimişti ve yenilenmesi gerekmekteydi. 1777 yılından itibaren Büyükelçi Andrea Memmo'nun yönlendirmesi ile bu görev Polonyalı mimar Orlovski'ye verilmişti. Projeyi Venedik Senatosu onaylamış ve beş yıl süren yenileme çalışmaları başlamıştı. Mimarlık eğitimi almış olan Büyükelçi Andrea Memmo, elçilik binasının Venedik Saraylarına benzer bir üslupta yapılmasını sağlamıştı. Venedik'ten ustalar ve sanatçılar getirilmiş ve yapının cephesini yeni bir üslupla inşa etmişlerdi. Sarayın içinde kemerlerle taşınan bir merkez galeri bulunmaktadır ve buraya çıkan çift kollu bir merdiven inşa edilmiştir. Tören ve balolar için bir kabul salonu ilave edilerek bina büyütülmüştür. Yangınlardan etkilenmeyen bir arşiv tasarlanmış ayrıca revir, hapishane, şapel ve mutfak için de ek binalar yapılmıştır. Yapı üç katlı olup neoklasik mimari üslubuyla inşa edilmiştir. Ana giriş kapısının üzerinde Venedik arması olan aslan görülmektedir. Aslan Venedik Devleti'nin koruyucu azizi, dört İncil yazarından Marcos'u simgeleyen bir armadır.
18 Ekim 1797'de imzalanan Campo Formio Anlaşması Venedik tarihinde dönüm noktası olmuş ve Venedik Devleti son bulmuştu. Kuzey İtalya'yı ele geçiren Fransızlar ile Avusturyalılar Venedik Devleti'nin topraklarını bölüşmüşler ve General Napolyon Bonapart ile Kont Philipp Cobenz paylaşma anlaşması yapmışlardı. Bunun sonucunda Avusturya, Venedik Devleti'nin ülke dışındaki mülklerine de sahip olmuştu.