Ayaspaşa Alman Elçilik Sarayı
Taksim AyaspaÅŸa Ä°nönü Caddesi No. 10 adresinde bulunan Alman sefaret sarayı 1 Aralık 1877 tarihinde hizmete girmiÅŸti.  Alman Devleti'nin 1871 yılındaki kuruluÅŸundan sonra yurt dışında yaptırılan ilk büyükelçilik binasıdır. Sefaret inÅŸaatına 1874 yazında baÅŸlanmış ve yapım süresi üç yıl sürmüştü. Elçilik, Prusya Krallığı döneminde BeyoÄŸlu Asmalımescit Caddesi'nde kiralık bir binada çalışmaktaydı. Prusya, 1864 yılında Alman Mektebi'nin olduÄŸu BeyoÄŸlu Serdarı Ekrem Caddesi'nde bulunan Mehmet PaÅŸa Köşk'ünü satın almıştı. Yapı ilk baÅŸlarda yeterli büyüklükteydi ama Osmanlı - Prusya iliÅŸkileri ilerledikçe alan yetmez olmuÅŸ ve sefarette çalışanların sayısı da artmıştı. Köşkün yenilenmesi için de her dönem ciddi bir bütçe ayırmak gerekmekteydi.
Taksim AyaspaÅŸa Ä°nönü Caddesi No. 10 adresinde bulunan Alman sefaret sarayı 1 Aralık 1877 tarihinde hizmete girmiÅŸti.  Alman Devleti'nin 1871 yılındaki kuruluÅŸundan sonra yurt dışında yaptırılan ilk büyükelçilik binasıdır. Sefaret inÅŸaatına 1874 yazında baÅŸlanmış ve yapım süresi üç yıl sürmüştü. Elçilik, Prusya Krallığı döneminde BeyoÄŸlu Asmalımescit Caddesi'nde kiralık bir binada çalışmaktaydı. Prusya, 1864 yılında Alman Mektebi'nin olduÄŸu BeyoÄŸlu Serdarı Ekrem Caddesi'nde bulunan Mehmet PaÅŸa Köşk'ünü satın almıştı. Yapı ilk baÅŸlarda yeterli büyüklükteydi ama Osmanlı - Prusya iliÅŸkileri ilerledikçe alan yetmez olmuÅŸ ve sefarette çalışanların sayısı da artmıştı. Köşkün yenilenmesi için de her dönem ciddi bir bütçe ayırmak gerekmekteydi.

Alman Ä°mparatorluÄŸu , 18 Ocak 1871'de, Versailles AnlaÅŸması ile kurulmuÅŸtu. Prusya ve diÄŸer küçük Alman devletlerinin birleÅŸmesiyle yeni bir devlet ortaya çıkmıştı. Ä°lk imparator olan Kaiser I. Wilhelm taç giymiÅŸ ve Habsburg Hanedanı dönemi de böylece sona ermiÅŸti. BaÅŸa geçen Hohenzollern Hanedanı Berlin'i baÅŸkent ilan etmiÅŸ ve Avusturya'yı toprakları dışında bırakmıştı. 24 Nisan 1871 günü yeni kurulan Almanya'nın ilk büyükelçisi Dük Heinrich von Kaiseling Rotenburg, Dolmabahçe Sarayı'nda padiÅŸah Sultan Abdülaziz'e itimat mektubunu sunmuÅŸtu. Böylece Osmanlı Devleti ile yeni Alman Devleti arasındaki diplomatik iliÅŸkiler baÅŸlamıştı. 

Ä°ki ülke arasındaki iliÅŸkiler ilerleyince yeni Alman Büyükelçisi Radoviç daha görkemli bir sefaret binası inÅŸa edilmesine karar vermiÅŸ ve arsa aranmaya baÅŸlanmıştı. Babıâli yönetimi, elçilik yapımı için ÅŸehir merkezi olan BeyoÄŸlu'nda ve Taksim Meydanı'ndaki büyük mezarlığın olduÄŸu yerdeki arazileri önermiÅŸti. Almanya'dan gelmiÅŸ olan Mimar Hubert Göbbels teklif edilen arsaları incelemiÅŸti. Åžehir merkezinin Taksim yönüne ilerleyeceÄŸini öngörmüş ve AyaspaÅŸa'daki arazinin seçilmesini istemiÅŸti ki bu düşüncesinde daha sonraki yıllarda haklı çıktığı görülmüştü. Osmanlı yönetimi, alanı arşını bir liradan Alman Devleti'ne satmıştı. 

On bin metrekarelik arazinin 95.015 Alman markı satın alınmasına dair anlaÅŸma 15 Mayıs 1874'te imzalanmıştı. 

Elçilik inÅŸaatına 1874 yılının yaz aylarında baÅŸlanmıştı. Yapının projesini hazırlayan Hubert Göbbels Köln ÅŸehri ve çevresinde çok önemli eserler inÅŸa etmiÅŸ bir mimardı. Ä°nÅŸaatın baÅŸlamasından henüz birkaç ay sonra Ä°stanbul'da vefat etmiÅŸ ve uygulamayı 04 Aralık 1874'te mimar Albert Kortüm devralmıştı. Klasik mimari düzene baÄŸlı kalınarak inÅŸa edilen sefaret sarayı, alışılmışın dışında altı katlı ve mono blok görünümü olan,  ihtiÅŸamlı bir yapı olmuÅŸtu. Arazide ek binalar da inÅŸa edilmiÅŸti, bunlar iki ahır, iki kapıcı evi ve at arabalarına ayrılmış bir yapıydı.

Hubert Göbbels'in projesine karşın Albert Kortüm, daha çok Prusya etkisinde kalmış bir eser ortaya çıkarmıştı. YerleÅŸtirilmesi planlanan eyalet armaları yerine kanatları açık kartalları binanın çatısına koymuÅŸtu. Bu konu hem Alman hem de Osmanlı basınına uzun süre malzeme olmuÅŸtu. İşçilik maliyeti ve malzemelerde meydana gelen fiyat artışları nedeniyle bina hesaplanandan daha pahalıya çıkmıştı.  Alman Devleti yeni yapılan sefarete üç yıl içinde toplam 73.516 altın mark para harcamış ve tüm yapı malzemeleri de Almanya'dan getirilmiÅŸti. Bütçe aşımı sebebiyle o dönemde bazı salonlara harcama yapılamamış ve birçok oda da mobilyasız kalmıştı.

Sefaret Sarayları

Turan Akýncý Kitaplarý